5 sağlıklı çocuk babası olan ben bu uğurda tüm mal varlığım yok olana kadar mücadele ettim. Yaklaşık 22 aydır bu konuda ulaşabildiğim en az 10.000(bin) kişiye konuyu anlatmaya çalıştım. Bir kısmı konuyu ve önemini anlayamadı. Bir kısmı konunun önemini kavradı. Fakat bu bilginin ortaya çıkmasına sebep olan ve her aileye istediği cinsiyette çocuğa sahip olma imkanı veren Yıldız Aile Planlaması programının duyulmasından ve akabinde de bir çok idealleri olan Türk'lüğünden Korkmayan Türkiye'li Osman Yıldız'ın güçlenmesinin ne anlama geldiğini bildiklerinden konuyu bile bile gündeme almadılar. Bir kısım konunun gerçek uzmanları ise bu bilgi yayılırsa bizim tıbben karşı olduğumuz cinsiyet seçimi konusu herkes tarafından kullanılabilir hale gelir diye düşünmektedirler. Art niyetli olabilecek hiç bir tıp mensubunu düşünmek dahi istemiyorum.
SEÇİLEN HİÇ BİR ZAMAN İSTENMEYEN OLAMAZ KURALI TEMEL DÜNYA PRENSİBİDİR.
Bugüne kadar seçerek elde ettiğiniz her hangi bir şeyi düşününüz. İstemediğiniz bir şeyi hiç seçtiniz mi?
Bir insanın aklının varlığı seçme iradesiyle anlaşılır.
Bu cümle tüm dünya'da aklın varlığını anlamak için temel
kuraldır.
Konuyu anlatmaya çalıştığım bir forumdan bir doktor beni tanımlamak
için şöyle bir örnek anlatmıştı. Aynen buraya alıyorum.
Bende başımdan geçen bir olayı aktarayım.
Yıl 1986. Sıcak bir yaz günü hastane koridorlarında arkadaşlarla beraber önde
hocamız ( ki ülkemizin sayılı psikiyatrislerindendir ) bir hastayı odasında
izlemek için ilerliyorduk. Vaka enteresandı. Korkunç zeki matematiksel işlemleri
kalem, kağıt kullanmadan yapabilen 22 yaşlarında yakışıklı bir delikanlının
odasına girdik. Hocamızla delikanlı (Hasta demeğe içim elvermediği için böyle
tanımlayacağım) güzel bir dialoğ içine girdiler. Bizler bu kadar zeki,
matematikle adeta oynayabiken ve aklı başında biri olarak görünen bu insanın;
neden Psikiyatri kliniğinde vede yarı tecridli bir odada yattığını sorduk.
Hocamız o sırada bir cebinden cüzdan içinde para, diğer cebinden ise naylon
torba içinde toprak çıkardı. Delikanlıya alışverişe gitmesi gerektiğini ve
alışveriş için şeçeneklerden hangisinin kendisine lazım olabileceğeni sordu.
Delikanlı kendisine daha yakın tutulan cüzdanı itip toprak dolu olan poşeti
aldı. ''Şimdi yeterince param var size ne alayım diye sordu.'' Hepimiz
donakalmıştık. Delikanlının beyninde para toprak, toprakta para idi. Bu onun
gerçeği idi. Delikanlının gerçeği değişmez bir gerçekti tabii kendine göre.
İnsanın inanası gelmiyordu; bu kadar olumlu,zeki, matematikçi bir insanın bu
gerçeğine...! Hocamıza sorduk. Neden? Niye?
Aldığımız cevap hepimizi yerimize çivilemişti. ŞİZOFRENİ...!
Doktor bunu benim yazdığım yazılara karşılık yazdı
Yani kısaca bana şizofreni teşhisi koydu. Doktorun teşhisine itiraz
etsem de bir şey değişmez.
Ama ben neslimin devamı için 3 kızım varken 2 de oğlumun
olmasına eşimle ben karar verdim. Oğullarımın
resimlerini görmek için tıklayınız.
Ve sonucun da biri 29 aylık, diğeri 3 aylık 2 daha doktor yüzü
görmeyen, sağlıklı, huzurlu çocuk sahibi oldum. Ya siz neslini tesadüflere
bırakanlar, Sizin durumunuz neye benziyor.
Evet kendine faydalı olanı anlayıp seçememenin tıbbi teşhisi
ŞİZOFRENİ.
Bu bilgileri tıp mesleği dışından olup ta araştırmayanlar, size tıbbın
teşhisi bu. Lütfen olayı doğru yönden anlayınız.